Gustave Klimt’in eserlerine geçmeden önce Gustave Klimt kimdir sorusu yanıtlanırsa eserlerine neden hayranlık uyandıran Gustave Klimt eserleri denildiği, insanlarda neden iz bırakmış olduğu daha iyi anlaşılabilir. Sanatçının babası bir kuyumcu zanaatçısıdır ve bir dönem babasının yolunu izleyerek babasından öğrendiklerinin yanında altın ve gümüş işçiliği için dersler de alır.
İlerleyen zamanlarda bu eğitimlerin yanı sıra Viyana Akademisinden mozaik dersleri alır. Bu eğitimlerin yanı sıra Gustave Bizans sanatına tutkuludur. Tüm bunlar bir araya geldiğinde ve Gustave Klimt gibi bir karakter de birleştiğinde iki ayrı sanat akımı başlatabilen nadir bir sanatçı olmuş oluyorsunuz. İşte Gustave Klimt de ayrı ayrı sanat akımlarının başlatıcısı ve o akımların öncüsü olabilmiştir.
Gustave Klimt Eserleri: Öpücük
Klimt asıl öncülüğü ise sembolizm akımına yapmıştır zira onun yaptığı eserler tutkuyu ve cesareti temsil eder. Bu akımın yanı sıra ‘Art Nouveau’ Türkçe olarak Yeni Sanat akımından etkilenmiş bu akıma eklediği değerler ile Yeni Sanat akımına öncülük etmiştir. Bütün bu bilgiler ışığında Gustave Klimt’e asıl ünü getirmiş olan eser ‘Öpücük’ eseridir diyebiliriz. Neredeyse hediyelik olarak kullanılabilen bütün eşyalarda kullanılmıştır bu tablo.
Orijinal adı ‘The Kiss’ olan tabloyu Gustave altın dönemlerinde, 1905 yılında altın varaklar kullanarak tuvale döküyor. ‘Öpücük’ tablosunu farklı yapan ise kompozisyon olarak işlediği sonsuzluk duygusudur. Zamana karşı olan vurdumduymazlık ile birbirine sarılan iki kişi, tablonun büyük bir kısmını oluşturduğu görülüyor.
Gustave Klimt Ağlayan Kadın
Hayranlık uyandıran Gustave Klimt eserleri ‘The Golden Periyot’ olarak adlandırılan döneminde ortaya çıkardığı görülür. Bu dönemde Klimt eserlerin hemen hepsinde altın varak kullanmıştır. Döneminin adı bu tekniği eserlerinde sıkça kullandığından gelmektedir. Ağlayan Kadın tablosunu da altın varak tekniği kullanarak yapmıştır. Gustave’ın altın varağı bu denli iyi kullanabilmesinin altında ve bu fikrin altında en öncesinde bir altın işlemecisi olması yatmaktadır.
Gustave Klimt Eserleri: Hayat Ağacı
Âdem ve Havva ile birlikte o hikayenin ortağı olan bir de ağaçtır. Bazı inanışlarda ilk var olan ağaç, Havva biçimine dönüşerek varlığını devam ettirmektedir. Hayat ağacının ise birçok kültürde ölüm ile hayatın arasında bir köprü olduğuna inanılır. Bu inanış Kamlık inancı felsefelerine kadar uzanmaktadır.
Hayranlık uyandıran Gustave Klimt eserleri arasında Hayat Ağacı adlı tablosu da yer almaktadır. Bu eser Viyana Uygulamalı Sanatlar Müzesinde sergileniyor. Eserin sağ kısmında birbirine sarılmış bir çift sol kısmında ise mumya geleneğiyle bezenmiş bir kadın yer almaktadır.
Ağacın kıvrımlı dalları hayatın sürekli devam ettiğini ve karmaşıklığını sembolize eder. Sürekli uzanan dallar doğadaki hayat ağacı gibi kökten başlayıp yeryüzüne kadar uzanmış vaziyette. Tablonun bu yapısı karanlık ve aydınlığın arasındaki ilişkiyi sembolize eder.
Gustave Klimt Yelpazeli Kadın
Hayranlık uyandıran Gustave Klimt eserleri arasında yer alan ve son çalışmalarından biri olan eseri Yelpazeli Kadın tablosudur. Klimt eserlerinde kadın bedenini sembolik olarak sık sık kullanmıştır. Çoğu kişinin kanısına göre aşık olduğu kadını farklı şekillerde sembolleştirerek tablolarına yansıtmıştır.
Orijinal adı ‘Lady With Fan’ olan Yelpazeli Kadın tablosu Gustave’ın Uzak Doğuya olan tutkusunu yansıttığı söylenir. Zira tabloda doğuya özgü motiflerin bulunması gözlerden kaçmamaktadır. Klimt’in son eserlerini arasında olan bu tablonun arka planının ne kadar süslenmiş bir yapıya sahip olduğuna dikkat etmek gerekir bu özelliği de Gustave’ın figüratif bir sanatçı da olduğu kanıtlar niteliktedir.
Yorumlar