Türk Edebiyatı’nda Kurtuluş Savaşı’na dair yazılan ilk roman özelliği taşıyan Ateşten Gömlek, gerçek bir hikayeye dayanmaktadır. Cebeci Hastanesinde kurşunun çıkması için bekleyen Peyami’nin aldığı kısa notlardan ortaya çıkmıştır. 1922 yılında basılan romanın yazarı Halide Edip Adıvar’dır.
Ateşten Gömlek Özet
Kurtuluş Dönemini anlatan romanda Peyami’nin arkadaşı Cemal Birinci Dünya Savaşı’nda gazi olmuş bir subaydır. Binbaşı İhsan, Peyami ve Cemal sürekli buluşarak memleketin içinde olduğu durumu tartışırlar. Cemal’in kardeşi Ayşe, Peyami ile evlendirilecektir ama Peyami buna karşı çıkar. Ayşe gururuna yediremeyerek İzmir’de hızlı bir şekilde başkasıyla evlenir.
15 Mayıs’ta İzmir’i Yunan işgal eder ve Ayşe’nin kocasını, çocuklarını süngüyle öldürür. Ayşe yaralanıp İstanbul’a abisi Cemal’in yanına kaçar. Tüm bu olanlardan sonra halk direnmeye ve kanlarının son damlasına kadar düşmana karşı savaşmaya karar verir. Bütün ekip birlikte Anadolu’ya geçerler. Peyami tercümanlık görevi üstlenirken, Ayşe hemşirelik yapmaya başlar. Binbaşı İhsan ve Peyami Ayşe’ye aşıktır. Bu kitapta ateşten bir gömlek olarak tasvir edilmektedir. İhsan vurulup bir otel odasında tedavi görürken Ayşe’ye aşkını itiraf eder. Evlenme teklifini Ayşe önce kabul etmez ama İhsan’ı seviyordur. İhsan hava değişimi için gittiği Ankara’da başkasıyla evlendirilmek ister ama bunu reddeder. Dönerken kızı öper ve Ayşe bunu görür. İhsan’la da asla evlenmeyeceğini söyleyerek bundan sonraki tek aşkının İzmir’in düşman elinden kurtuluşu olduğunu söyler.
Düşmanın bir taarruzu esnasında Binbaşı İhsan bir tepede Peyami’nin kollarında ölür. Haberi alan Ayşe cepheye atılır ve düşman Ayşe’yi de öldürür. Aynı savaşta Cemal de ölmüştür. Savaşın bitmesi, İzmir’in kurtulması ve bütün olanları Ayşe’ye anlatmakla yanıp tutuşan Peyami, üç arkadaşını da yan yana gömdürür. Savaş esnasında da bacaklarını kaybeder ve beynine bir kurşun saplanır. Beyin ameliyatında da hayata gözlerini yumar. Peyami’ye ait notları bulan doktorlar şaşkınlık içerisindedir. Çünkü o dönem askeriyede İhsan ve Ayşe adında kimse kayıtlı değildir. Bütün bunların kurşun etkisiyle bir sanrı olduğu düşünülür.
Yorumlar